THY grevinden mektup var!

Herkese Merhaba,

Bu bir toplu mail. Hemen konuya gireyim. Thy’de grev devam ediyor. Başarısız olmuş veya kırılmış falan da değil. Thy’de her bir gün yapılacak uçuşlarda toplam uçucu personelin 4’te biri çalışır. Geri kalanlar dörtte 3 ya yurtdışındadır ya boş günündedir ya yurt içinde bir yerde konaklamaktadır ya senelik izindedir, ya hamiledir, ya da sağlık raporu nedeniyle istirahattedir.

Türk Hava Yolları grevin ilk günü yaşanması muhtemel uçuş iptalleri için günler öncesinden çalışanları tek tek telefonla arayarak açıktan tehdit etmiş, eğer greve katılırsan sonra hesabını verirsin neviinden diyaloglar yaşanmıştır. Thy şirket çalışanlarına attığı bir mailde bir link göndermiş ve greve katılmayacaklar bu linke tıklasın diyerek hem çalışanları fişleme çabasına girişmiş, hem de grevde çalışacak personeli bir de bu kanaldan tespite çalışmıştır. Ayrıca, grev başlamadan günler önce, olası personel sıkıntısına karşı Thy bir çok seferi iptal etmiş, bir çok hattın uçuş sayısını düşürmüş ve minimum personelle operasyon yürütebilecek bir planlamaya gitmiştir.

Velhasılı Thy grevin ilk günü için greve katılmayacağı konusunda teyid aldığı personelden 600 kişiyi (uçucu personel) havaalanına yığmış ve o gün yapılacak olan uçuşlarda bir aksaklık yaşanmıyor görüntüsünü medyaya servis etmiştir.

Bunun yanında, Atatürk Havalimanında grevin başlayacağı gün, bir basın açıklaması yapılmasına dahi müsaade edilmemiş, Atatürk Havalimanı 5000 polisle abluka altına alınmıştır.

Bu sayede medya yoluyla topluma ve Thy çalışanlarına, greve kimse katılmadı, hiçbir uçuş da aksamadı görüntüsü verilmiştir ve verilmeye de devam etmektedir. Bu sorunun yalnızca bir kısmıdır. Ama esas önemli olan bu görmezden gelişin ardındaki büyük tehlikedir.

Grevin ilk gününde bu aldatmacaya kanarak işe dönen çalışanlara rağmen şu anda greve devam eden iki binin üzerinde kabin personeli bulunmaktadır. Thy’nin toplam kabin personeli mevcudu 5900’dür. Thy greve katılmamış olan personeli, grevin ilk gününden itibaren, hiçbir minimum dinlenme süresine ya da maksimum uçuş limitlerine riayet etmeden köle misali uçurmakta, 2000 kişilik uçucu personel eksikliğini greve katılmayanları hiçbir insani ve vicdani kaygı gütmeden ölümüne uçurarak kapatmaya çalışmaktadır.

Aşırı yorgunlukla uçmak net bir ölüm tehlikesidir. Aşırı yorgunluk uçucular için ölüm tehlikesi yaratır. Uçuş limitleri bu yüzden vardır ve bu uçuş limitleri Türkiye’de uygar dünyadakilerin çok üzerindedir. Buna rağmen ülkemizin limitleri dahi hiçe sayılarak, greve katılmayan personel dolayısıyla da bu personelin korumakla yükümlü olduğu yolcular tehlike altındadır.

Sizler, kitlesel medyanın bu aldatmacasıyla kandırılırken bu tehlike an be an büyümekte ve yaklaşmaktadır. Uçuş emniyeti uçucu personelin birinci önceliğidir. Uçucu personel 3 aylık eğitimlerinin yalnızca 1 günü ikram ve yemek servisi dersi alırlar. Geri kalan tüm eğitimleri sizleri uçakta güvenle seyahat ettirmek ve olası bir kazada sizleri sağ salim o uçaktan çıkarmak üzerinedir. Muvzubahis bu tehlike ancak ve ancak sizlerin, kitlesel medyanın görmezden geldiği bu sürecin farkında olmanız ve başka insanların da farkına varmalarını sağlamanızla engellenebilir.

Biz grevdeki THY çalışanlarının grevin başarısıyla ilgili bir kaygısı yoktur. Biz er ya da geç taleplerimiz konusunda başarıya ulaşacağız bununla ilgili bir sıkıntımız da yok. Ancak greve katılmamış arkadaşlarımızın ve uçaklarda seyahat eden yolcuların sağlığı ve güvenliği ancak sizlerin duyarlılığı ile gündeme gelecek gibi görünüyor.

İlginize Teşekkür eder saygılar, sevgiler sunarım.